Translate

4 Eylül 2013 Çarşamba

Berkin için Ekşi Sözlükten bir yazı

Berkin 16 haziran günü ekmek almak için evden çıkmıştı. o günden beri 79 gün oldu geri dönemedi evine. berkin kendi boyundan biraz daha uzun bir yatakta yatıyor 79 gündür. ailesi 79 gündür evden hastaneye hastaneden eve gidip geliyor. umutla bekliyorlar berkin’in kendisine gelmesini, konuşmasını ayağa kalkmasını… bir aile düşünün 79 gündür hastane bahçesinde beklesin, bir anne-baba düşünün 79 gündür hastane bahçesinden başka bahçe görmemiş parkta oturmamış. ablaları var bir gamze biri özge. gamze gülünce güller açıyor yüzünde umut saçıyor etraftakilere. özge konuşmuyor. özge türkü söylüyor kardeşine. bir türkünün insanın içine nasıl ince ince işlediğini biliriz. hele bir de özge’den dinleyince bu türküyü gözyaşlarınızı içinize akıtırsınız. ağlamamak için zor tutarsınız kendinizi dinlersiniz ve susarsınız sadece… berkin’in dayıları var her gün hastanedeler. berkin’in yiğit ve mert dayıları. biz dersimliyiz kolay pes etmeyiz haydi kalk oğul diyorlar berkin’e. berkin de direniyor topraktan aldığı güçle... berkin’in teyzeleri hastanedeler her gün, umutlarını yitirmiyorlar. kocaman bir ailesi var berkin’in. onu seven kocaman yürekler. abileri var berkin’in her gece aile gittikten sonra nöbeti devralan sabaha kadar hastanede nöbet tutan güzel yürekli ağabeyleri… berkin’e gözü gibi bakan doktorlar hemşireler hastabakıcılar var. onlar o hastanenin onurlu çalışanları olarak evlatlarına bakar gibi bakıyorlar berkin’e… berkin için dua eden enerjisini ona gönderen binlerce insan var, her gün ziyarete gelen iyi dileklerini aileye ileten dayanışmanın ne olduğunu ve insan olmanın gereğini yerine getiren vicdanlı duyarlı insanlar. unuttuklarım varsa affola… he bir de ailenin başında kara bulut gibi çöken ailenin yakasını bırakmayan kötü niyetli vicdansız insanlar var. her zamanki gibi perdelerin arkasına saklanan gizlenen takiye yapan allah korkusu yaşamayan onursuz insanlar… berkin’i sahipsiz sanıp onun halkın evladını olduğunu unutan kendini bilmezler var. onları kendilerini görünmez sanmasınlar, biliyoruz biz onların kim olduğunu. kapalı kapılar ardında ettikleri küfürler gün olur yüzlerine çarpılır, yalan yere tuttukları tutanaklar suratlarına vurulur, bu dünyada da mahşerde de hesap sorulur. 14 yaşındaki bir çocuğu suçlu göstermek ancak akıl melekesini kaybetmiş vicdanını yitirmiş devletlere özgüdür. ne yazık ki biz de böyle bir dünyada yaşıyoruz işte… he bir de hastanede dönen kirli oyunlar var. kim tarafından oynandığı meçhul olan. daha dün kalbi duran çocuğu taburcu etmek isteyen sorumluluk bizden gitsin de nereye giderse gitsin diyen zihniyet. halkı evladına sahip çıkınca yanlış anlaşıldık falan filan diyerek geri vitese takan meçhul kişiler. onları biz berkin için fizyoterapist gerektiğinde de görmüştük. hastanede olmayan fizyoterapist ne hikmetse taksim’deki basın açıklamasından sonra bir anda bulunmuştu. aile acısından sessiz kalıyorsa bu halkın susacağı anlamına gelmez. halkı berkin’e sahip çıkacaktır, ona bunu yapanlardan hesap soracaktır. berkin de ayağa kalkacak halkına umut olacak, ethem’e, ali ismail’e, medeni’ye, abdullah’a, mehmet’e can verecektir. haydi kalk ayağa be çocuk haydi kalk ayağa da yürüyelim güneşe çocuk…
https://eksisozluk.com/entry/36594173

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder